Selamlar Kaan,
Yardimci olduysa yazilarim cok sevindim :)
Aslina bakarsan calisma saatleri resmi olarak 8 saat olsa da ozellikle Turkiye gibi isci gucunun ucuz oldugu ulkelerde sadece 8 saat calistirilmiyorsun. Calisanina kendi maliymis gibi davranan, para veriyorsak her zaman bu firma icin calisacak diyen yerler de var. Bir proje yapilacak, teslimat tarihine kadar bitmesi gerekiyorsa eve gittiginde de calismani bekliyorlar. Sadece 8 saat calis diyen firmalar da var, yok degil.
Ozellikle yurt disinda “work-life balance” kavrami var belki duymussundur. Isinin ve hayatinin dengesini saglama. Sabah kalk ise git, calis eve gel yemek ye, yine ise otur olmasin onun yerine sabah kalk, ise git calis eve gel kendine vakit ayir demek. Ailene, arkadaslarina kendine vakit ayir demek. Yani sana verilen saatlik para kadar calis demek.
Mesleginde ilerlemek icin tabi ki sadece calisma saatlerinde degil, kisisel zamanindan da feragat edip ekstra calisman, arastirman gerekiyor. Bu durumda uyumak, yemek yemek gibi zorunlu yasamsal faaliyetlerin haricinde sadece calistigim zamanlarda oldu. Ama bunu uzun sureler yapmadim hic. Cunku aslinda sadece analitik dusunur beyninin bir tarafini calistirirsan hem dengen bozuluyor hem de severek yaptigin meslegin bile olsa bir yerde yeter biraz dinleneyim diyebiliyorsun. Bu cok normal cunku aslinda beyninin sadece bir tarafini yogunlukta kullaniyorsun. Bu nedenle bence sanatsal faaliyetler de yapmak lazim gun icerisinde. Mesela sabah kalktin spor yapabilirsin sonra ise basladin, aksam oldu isin bitti. Sonrasinda sarki soyle, resim yap, spor yap, balik tutmaya git, arkadaslarinla bulus vs. yani is haricinde seni farkli yonlerden doyuracak seylere yonelmek lazim. Bu yaptigin isine bile katki saglayacaktir.
Baya uzun bir yazi oldu ama ana fikri anlatabildim sanirim :)
Simdiden sana basarilar diliyorum, umarim diledigin yerlere gelirsin.